29 Kasım 2005

20.000 bakımı ve Honda Müşteri Hizmetleri

Arabamız geçen hafta 20.000 kilometreyi doldurunca daha önce de gittiğim ve memnun kaldığım Damla'yı arayarak fiyat sordum. KDV dahil 307 YTL cevabını aldım. Ardından bir Jazzcı Kardeşler üyesi, Mutluhan'da aynı bakımın 170 YTL'ye yapıldığı bilgisini verdi. 137 YTL'lik fark az olmadığı için Mutluhan'a telefon açarak bu farkın neden kaynaklandığını sordum. Bazı parçaları gerek görürlerse değiştirdiklerini söylediler, yani bu fiyat artabiliyordu. Ardından tekrar Damla'yı aradım, aynı soruyu bir de onlara sordum. Aynı cevabı aldım (bazı servislerin eksik hizmete göre fiyat verdiklerini söylediler), tutarsızlık yoktu. Ancak serde araştırmacı Jazzcılık olduğundan, bir de hizmetlerini denemek amacıyla, Honda Türkiye'yi aradım. Adımı soyadımı, telefon numaramı ve plakamı alıp sorumun en kısa zamanda cevaplandırılacağını söylediler. Cevaplandırma süresi pek kısa olmadı (ertesi gün aradılar) ama tatmin edici bir yanıt aldım.

Honda'nın parça fiyatları bütün Türkiye'de standartmış ve merkez tarafından belirleniyormuş. Dediklerine göre, bazı servisler örneğin hava ya da polen filtresini fiyata dahil etmeyip durumlarına göre sadece temizleyip tekrar takıyor veya değişmesi gerekiyorsa da ücreti ayrıca ekliyorlarmış. Bir de bazı servisler fiyatı düşük tutmak için rot - balans işleminden ücret almıyorlarmış.

Neticede tercihimi Damla'dan yana kullandım. Sabah 9'da teslim ettiğim arabamla ilgili tek şikayetim, aylar önce tek bir kere ve geçen hafta da iki üç kere duyduğum, şoför tarafındaki kapının içinden gelen hafif bir tıkırtıydı. Saat üçte arayarak bakımın bittiğini, kapıdaki tıkırtının da dörde kadar halledileceğini söylediler. Arabayı akşam dörtte aldım, kapıdaki bazı parçaların yağlanması sorunu çözmüştü (bir haftadır tıkırtıyı duymadım).

Servis ücreti 307 yerine 312 YTL tuttu. Jazz için iki tip hava filtresi varmış ve bu sefer farklı ve 5 YTL daha pahalı olanı takmışlar.

Şahsen 20.000 km'de bir 137 YTL (ya da bu sefer olduğu gibi 142) tasarruf etmek adına yeni değil de en iyi ihtimalle temizlenmiş bir hava ya da polen filtresiyle dolaşmak istemiyorum. Bu kişisel bir tercih. İstanbul gibi havası kirli ve trafiği yoğun olan bir şehirde 10.000 km'nin bile filtre değiştirmek için çok uzun bir süre olduğuna inanıyorum. Bu bakım sonunda verilen eski hava filtresi koyu bir zift tabakasıyla kaplanmış gibi görünüyordu. Zaten araba bakımın ardından çok belirgin bir şekilde hızlandı, son 4-5 bin km'dir hafifçe artan tüketimde de tekrar düşüş oldu. Şu anda şeker gibi gidiyor desem yeridir.

Çoğu sürücü performans zaman içinde yavaş yavaş azaldığı, tüketim de yavaş yavaş arttığı için hava filtresinin ne derecede kirlendiğini farkedemez. Günde yarım - bir saat sıkışık trafikte ilerliyorsanız hava filtresi bol bol öndeki arabanın eksoz gazını süzüyor ve normalden daha kısa bir sürede tıkanıyor. Polen filtresininin zamanının geldiğini anlamaksa daha kolay, havalandırmadan kötü koku gelmeye başlaması yeterli bir işaret.

Yaklaşık 30.000 ytl'ye aldığımız arabalarımızı uzun yıllar boyunca sorunsuz bir şekilde kullanmak için senede 100-150 YTL'nin hesabına girmemek gerekir diye düşünüyorum. Bu tür küçük tasarruflar ileride daha büyük masraflara yol açabilir. Evrenin şaşmaz kuralıdır, entropi intikamını daima alır :)

3 yorum:

Adsız dedi ki...

Jazzi degistrimeyi dusunursem almayi dusunecegim otomobil yine jazz olu. O zaman da k1sa vadede jazzii degistirmeyi dusunmem. Dedigin gibi en az 5 yil veya 100000 km yol yapmaliyim ki jazzimi jazzla degistirmeye degsin diye dusunuyorum. Bu yuzden de dedigin gibi jazza iyi bakalim ki o da bizi yolda birakmasin ve masraf cikarmasin.

CMK

Kane Riddle dedi ki...

Barış merhaba, arabamı 40.000 km bakımı için Mutluhan servisine teslim ettim. Ek olarak ufak tefek çizikleri için ne yapabileceğimi sordum. O bölgeyi olduğu gibi boyamaları gerektiğini söylediler. Bende doğal olarak diğer bölgeler ile fark olup olmayacağını sordum. "Olmaz efendim. Biz bilgisayar ile kontrol ediyoruz" dediler. Herneyse, bende vardır bir bildikleri diyerek arabayı teslim ettim. 2040 küsür YTL kadar da fiyat verdiler. Arabayı bir hafta sonra teslim almaya gittiğimde arbanın regarenk olduğunu ayrıca sağ ön camımın çalışmadığını gördüm. Daha da kötüsü motorun çekişten düştüğünü söylediğimde ise usta başı gayet umarsız bir şekilde, yüzüme baka baka herşeyin normal olduğunu motorda hiç bir problem olmadığını söyledi. İspatım ise şudur. Aldığım tüm benzinlerin fişlerini excel'e düzenli olarak girerim. 2007 ve 2008 tarihleri arasındaki tüm benzin verileri var. Bakım öncesi şehir içi 6,2 olan benzin sarfiyatım bakım sonrası 7,4'e yükseldi. Motor eskisi gibi değil. Bu verileri söylediğimde yine aynı terbiyesizlikle bir problem olmadığını söylediler. Şimdi ben kime başvurmalıyım? Bana daha iyi bir servis veya sanayide bir usta tavsiye edebilir misin? Mutluhan'a artık güvenmiyorum. Teşekkürler.

Barış Purut dedi ki...

Öncelikle bütün bu yaşadığınız sıkıntılar için geçmiş olsun. Ne yazık ki usta tavsiye edecek kadar taımıyorum oto sanayi sitelerini. Ancak bu yazdıklarınızı Jazzcikardesler.com'a veya honda forumlarından birine girip anlatırsanız yardım edecek birileri çıkabilir. Sanayi tecrübesi olan birçok üye var. Belki içlerinden başına benzer motor sorunu gelmiş ya da benzer Mutluhan deneyimi yaşamış birileri de çıkabilir.

Bu arada başınıza gelenleri tüketici sitelerine ve köşelerine de yazmanızı tavsiye ederim. Yüz yüze görüştüğünüzde ya da yazıştığınızda ciddiye almayan kurumlar bu tür bir hikaye kamuoyuna duyurulunca hızla harekete geçebiliyorlar.

Aslında en doğrusu hakkınızı hukuki yollarla aramak. Servisle yaşanan sorunlarda hukuk yoluyla kazanılmış vakaları şahsen biliyorum.

Yetkili servislere gelince, arabamı 2004 sonunda aldığımdan bu yana Damla'dan başka bir yere götürmedim. Orada hiçbir sıkıntı da yaşamadım, ama bu tür konularda kefil olmak çok zordur, tek yapabileceğiniz denemek. Her servisten memnun ve şikayetçi bir sürü müşteri bulunuyor malesef.