28 Haziran 2005

Araştırma ve karşılaştırma sonuçları

Araştırmaya çok güvendiğim Honest John ve Car Survey sitelerindeki yazıları okuyarak başladım. Araba hakkında o ana dek bildiklerim, Honda Damla'daki satış görevlisinin verdiği ve aslında koltukların işlevselliğinden de fazla öteye gidemeyen bilgilerdi.

Derken çok önemli başka şeyler öğrenmeye başladım.

1- I-DSI sistemi:

Jazz'ın Türkiye'de satılan modellerinde bulunan 1.4 motor, Honda'nın benzin ve elektrikli motorla çalışan melez modeli Insight'ta da kullandığı yeni I-DSI teknolojiyle donatılmış. Tüketim / performans oranı VTEC ve türevlerinden çok daha ileri olan I-DSI, 1.339 cc'lik motorun 1.6 gibi canlı karakter sergilemesini ve bu sırada Opel Corsa 1.0 Eco'dan bile az benzin yakmasını sağlıyor. Teknolojisini şöyle özetleyebilirim. Her yanma odası başına iki buji var, ancak beraber mi yoksa aralıklı mı çakacakları ve bu aralığın ne kadar süreceği I-DSI işletim sistemi tarafından belirleniyor. İki bujinin değişken aralıklarla çakması, maksimum torku olabildiğince aşağı devirlere çekerken sıkıştırma oranını da 10.8:1 gibi çok yüksek bir değerde tutuyor. Böylece motorun tek değil, çoğul karakteri oluyor. Sabit hızla giderken çok az yakıt harcarken (90 km/s'de 3,9 litre / 100 km gibi) gazı köklediğinizde ihtiyaç duyduğunuz ekstra güç süratle üretiliyor, araba yüksek hızlarda bile rahatlıkla ivmeleniyor.

2- Benzin deposunun konumu:

Kullandığımız ve gördüğümüz otomobillerin hemen hemen hepsinde benzin deposu arkada bulunur. Bazılarında arka yolcu koltuğunun altına, bazılarında arkasına, bazılarında da uzunlamasına hem bagaj hem koltukların altına yerleştirilir. Bu yüzden, özellikle küçük sınıf üyesi modellerde bagaj ve arka bölmeler olabileceğinden daha küçüktür. Ayrıca şiddetli kazalarda arkadan alınan darbeler de depoya zarar verebilir.

Jazz'da hem güvenliğin artmasını hem de iç mekanın inanılmaz derecede genişlemesini sağlayan devrimci çözüm, benzin deposunun arabanın arka altından tam orta altına, (yani ön koltukların altına) alınması olmuş. Böylece bazı ufak cep ve göz çözümleri dışında zaten değerlendirilemeyen ölü bir alan, yakıt deposu için kullanılmış.

Bu sayede kazanılan hacimin sonuçları şaşırtıcı:

a) Arka koltukların altı, depo olmadığı için boş. Zaten Magic Seats denen koltuklar da bu sayede varolabiliyor. Arka koltukları yukarı doğru katlayarak 1.28 metre yükseklikteki yükleri rahatlıkla taşıyabiliyor ya da ek bir bagaj ihtiyacı doğduğunda bu çok geniş ikinci alandan kolayca faydalanabiliyorsunuz. Ya da arka koltukları öne doğru indirdiğinizde içinde rahatlıkla ayakta dağ bisikleti veya yatırarak çamaşır makinesi vs. taşıyabileceğiniz dev ve düz zeminli bir bagaj elde ediyorsunuz. Honest John'da ve farklı kaynaklarda da yazdığı üzere, Meriva, Modus, Idea ve Colt, kendi çaplarında gayet kaliteli ve kendilerine göre işlevsel modeller olsalar da, Jazz'ın kullanışlılığının yanına bile yaklaşamıyorlar.

b)
Bagajın yükleme eşiği, stepnenin varlığına rağmen, son derece alçak. Örneğin dışarıdan Jazz'la aynı yapıda gibi görünen Mercedes A'dan çok daha aşağıda. Bu da yüklemede büyük kolaylık sağlıyor.

c) 380 litrelik bagaj, aynı boydaki Modus, Colt, Getz, Corsa, Fiesta, Polo gibi arabalarınkine göre 100-150 litre kadar daha büyük. Rakiplerin bazılarında arka koltukları öne iterek bagaj hacmini artırabiliyor olsanız da bu diz mesafesinin azalmasına sebep olan ve bagajı ancak 250-300 litreye kadar büyütmenizi sağlayabilen bir hareket.

d) Jazz'ın iç hacmi, bir üst sınıftaki Astra, Golf, Mazda 3, Toyota Corolla gibi hatchback arabalarla ya aynı ya daha geniş. Bagajı, bu arabaların hatchback modellerinin hepsininkinden daha geniş. Bahsettiğim sınıftaki arabaların en iyileride bagaj hacmi 340-350 litreyken Jazz'da 380 litre, ayrıca amortisörler kompakt olduğu ve yer kaplamadığı için bu 380 litre son derece kullanışlı.

3- Yol tutuşu:

Torsiyon çubukları, sadece Jazz için özel olarak tasarlanmış kompakt arka amortisörler ve 185/55R15 Bridgestone Potenza RE040 lastikler, her Jazz'la standart olarak geliyor. EPS
(sadece kullanıldığında güç çeker) destekli direksiyon ve hem ABS (Fren kilitlenmesini önleme sistemi), hem EBD (Elektronik Fren Dağıtımı) hem de Brake Assist (Acil durumda frenlere ekstra güç uygulanması) ile donanmış gerçekten kaliteli frenlerin de yardımıyla Jazz, yola sağlam basan, virajlarda tüylerinizi ürpertmeyen, daima düz bir çizgide ve kısa mesafede savrulmadan duran, sürücüsüne kötü sürprizler yaşatmayan bir otomobil (arka frenleri kampana olan Comfort modelini kullanmama rağmen 11.000 km'den sonra rahatlıkla söylüyorum).

4- Otomotiv tarihi açısından bakıldığında:

2001'den beri sayısız yabancı otomobil dergisinde Jazz'ın aynı Citroen 2CV, VW Kaplumbağa ve özgün Mini gibi doğru zamanda ve doğru şekilde tasarlanmış, kendi türünü yaratan özel bir model olduğunun altı çizildi. Bundan sonra başta diğer Honda modelleri olmak üzere farklı markaların farklı modellerinde de (örneğin özellikle Colt ve Modus'ta iyi - kötü denendiği gibi) Jazz'la karşımıza çıkan yeniliklerin yaygınlaştığını göreceğiz.

Hiç yorum yok: